itch Ratings, kredi koşullarının daha da sıkılaşması veya ekonomik büyümenin yavaşlaması halinde Türk bankalarının bireysel kredi kartı kredilerinde son dönemde görülen hızlı artış nedeniyle risklerle karşı karşıya kalabileceğini belirtti.
Bireysel kredi kartı kredilerinin 2023 yılında yüzde 162 oranında büyüyerek enflasyonun (2023 sonu: yüzde 65) ve nominal kredi büyümesinin (sektör ortalaması: yüzde 53) çok üzerinde gerçekleştiğine işaret eden Fitch, “Hızlı büyüme 1Ç24’te de devam etti (yüzde 19). Bireysel kredi kartları, 2022 sonunda yüzde 6,0 ve 2021 sonunda yüzde 4,3 olan bankacılık sektörü canlı kredilerinin 2023 sonunda yüzde 10,1’ini oluştururken, takipteki kredilerin yalnızca yüzde 8,1’ini oluşturdu. Hanehalkı, enflasyonist ortamda alışverişlerini öne çekmek ve taksitle ödeme yaparak satın alma maliyetlerini birkaç aya yaymak için kredi kartı kullanımını önemli ölçüde artırttı” dedi.
“Sıkı finansal koşullar uygulanmasını bekliyoruz”
Türkiye’de Mayıs 2023’te yapılan seçimlerden bu yana enflasyonu kontrol altına almak için alınan ve yakın zamana kadar aylık kredi büyümesine sınırlama getiren çeşitli makro ihtiyati tedbirlere rağmen teminatsız perakende kredilernin hızla arttığına dikkat çeken Fitch,”Merkez Bankası’nın, tüketici ve kredi kartı kredilerindeki büyümeyi soğutmak için hedeflenen banka düzenlemelerinin yardımıyla daha sıkı finansal koşullar uygulamasını bekliyoruz” dedi.
Kredi kartları, ihtiyaç, taşıt ve konut kredilerini içeren bireysel kredi faiz oranları, Merkez Bankası’nın 21 Mart’ta politika faiz oranını 500 baz puan artırarak yüzde 50’ye çıkarma kararının da etkisiyle Mart 2024 sonu itibarıyla yüzde 78’i aşmış durumda.
“Son dönemdeki hızlı kredi büyümesi, kredi kartı harcamalarına ilişkin daha sıkı düzenlemeler ve yavaşlayan ekonomik büyüme görünümü göz önüne alındığında, bankaların varlık kalitesinin, özellikle teminatsız perakende krediler nedeniyle bozulmasını bekliyoruz” ifadelerini kullana Fitch.
“Özel bankalar, kamu bankalarına kıyasla kredi kartlarına çok daha fazla maruz kalmaktadır ve bu durum büyük ölçüde kamu bankalarının hükümetin önceliklerine stratejik olarak odaklanmasını yansıtmaktadır. Özel bankaların kredi kartı riski 2023 sonunda toplam kredilerinin yüzde 19,2’sini oluştururken, kamu bankalarının kredi kartı riski sadece yüzde 4,9’dur. Ancak kredi kartı ürünlerindeki geniş marjlar, risk maliyetindeki artışa karşı bir miktar tampon sağlamaktadır” dedi.
“Yüksek kredi zararlarını absorde etmek için…”
Kredi kartları (Mart 2024 sonu: yüzde 1,5) ve toplam bireysel krediler (yüzde 2,0) için sektörün takipteki kredi (TGA) oranlarının, 4Ç23’teki hafif artışa rağmen hala düşük olduğunu belirten Fitch, bu oranın, son yıllardaki tarihi yüksek seviyelerin (Şubat 2019’da kredi kartları için yüzde 6,1 ve Ağustos 2019’da toplam bireysel krediler için yüzde 3,8) oldukça altında olduğunu vurguladı.
Fitch, “Kredi kartları ve toplam bireysel krediler için TGA oranlarının önümüzdeki iki veya üç yıl içinde on yıllık ortalamalara paralel olarak yüzde 3’ün üzerine çıkmasını bekliyoruz. Ancak, para politikasının daha da sıkılaştırılması, ekonomik yavaşlama veya artan işsizlik, TGA oranlarını bu seviyelerin ötesine taşıyabilir” değerlendirmesini de yaptı.
Fitch raporunda şu değerlendirmelere yer verdi: “Çoğu büyük özel ve kamu bankasının, varlık kalitesindeki ılımlı zayıflamayı absorbe edebilecek yeterli karşılık ve sermaye tamponlarına sahip olduğuna inanıyoruz. Bankalar gelecekteki potansiyel kredi zararlarını azaltmak için adımlar atmıştır. Güçlü 2023 karlarının bir kısmını kredi zarar karşılığı tamponlarını güçlendirmek için kullandılar. Sektörün toplam karşılıklarının TGA’ları karşılama oranı 2023 sonunda yüzde 244’e yükselmiştir (2022 sonu: yüzde 226). Buna ek olarak, bazı bankalar ekstra bir koruma katmanı sunan sınırlı serbest karşılıklar tutmaktadır. Daha sıkı marjlara ve daha yüksek risk maliyetine rağmen bankaların içsel sermaye üretiminin genel olarak makul kalmasını bekliyoruz, bu da daha yüksek kredi zararlarının absorbe edilmesine yardımcı olacaktır.
Sektörün sermaye yeterliliği, 2023 sonunda yüzde 18,8’lik toplam sermaye oranı ve düzenleyici hoşgörünün faydası da dahil olmak üzere yüzde 15,1’lik Tier 1 oranı ile sağlamdır. Ayrıca, büyük özel bankalar daha güçlü tamponlara sahip olup, toplam sermaye oranı ortalaması yüzde 20,1 iken, kamu sermayeli yurtiçi sistemik öneme sahip bankaların ortalaması yüzde 15,5’tir.”